Kalsiyum Skorlama
Bana çok sık aynı soru gelmeye başladı.
Ve anladım ki çoğu insan kalp krizi geçirme endişesi duyuyor.
Ve hatta bir çoğu bu endişeyi gidermeye çalışmayıp, erteliyerek kendini kendinden saklıyor.
İnanın benim de onlardan farkım yoktu, erteledim ve sonunda çok şükür, geç olmadan farkedildim.
Bana şu sorular souluyor :
Nasıl oldu da kalp damarlarında daralma olduğu anlaşıldı?
Rutin kontrollerle mi anlaşıldı?
Bir şikayetin oldu da mı doktora gittin?
Anlattıklarımı toparlayayım, çok detaya girmeden.
Ben yaklaşık 10 yıldır düzenli olarak check-up yaptırıyorum.
Çünkü rahmetli babam 1972'de 45 yaşında Miyokard Enfarktüsü geçirerek vefat etti.
Yani bildiğiniz Kalp Krizi.
Kalbin bir bölümünün, yetersiz kan akışı nedeniyle kalıcı hasar görüp ölmesi.
Ailede genç yaşta ölüm varsa çocuklar risk grubundadır.
Ben de düzenli kontrollerimi aksatmadım.
Hepsinde EKG normal,
Tansiyon yüksek seviyede,
Kötü kolesterol kötü seviyede,
İyi kolesterol kötü seviyede
Tabi risk grubunda olduğum için bunların normal kabul edilen sınırları benim için daha farklı.
Tansiyon ilacıyla 2012'ye kadar geldik.
Kardiyolojide detaylı muayeneler önerildi ara sıra.
EKG
Efor Testi
ECO
Ritm Holter'i
Tansiyon Holter'i
Hepsinden iyi geçtim.
Enson 2013 Ocak ayındaki full kardio testlerinden de sağlam çıktım ve doktor aynen şöyle dedi:
Tüm tetkikler çok güzel. Çok da gençsin. İlaç da vermiyorum kolesterol için. Sadece YÜRÜ dedi.
Hep aynı şey söylendi. İlaca gerek yok, gençsin, diyet yap, kilo ver, hareket et. Tüm bu parametreler, HAREKETSİZLİKTEN.
Yaptım mı? Eh...
2013 Temmuz sonunda kalpde değil ama beyinde problem yaşadım, bilenler bilir.
Beyin felçinin diğer adının beyin enfarktüsü olduğunu da belirteyim bu arada.
Beynin bir bölümünün yetersiz kan akışı nedeniyle oksijensiz kalıp, kalıcı hasar görüp ölmesi.
Tedavim başladığında doktorlarımdan biri kalbimi de kontrol ettirmemin iyi olacağını söylemişti. Sebebi, damar sisteminin bir bütün olması, beyinde yaşanan bir damar sorununun vücudun başka yerlerinde de olabileceğini, babamın genç vefatının kalp krizinden olması.
Bu nedenlerle bir BT (Bilgisayarlı Tomografi ) Anjiyo yaptırmamı önerdi ve elinde bulunsun dedi.
Mantıklı geldi.
Bu öneriyi check-up'ların birinde de bir doktor yapmıştı ve ihmal etmiştim, yaptırmamıştım. Oysa çok basitmiş.
BT Anjiyo yaptırmaya gittiğimde, kısa süre önce beyin damarlarıma da BT Anjiyo yapıldığını, koldan verilen ilacın böbrekleri yorduğunu, üstüste yapılmasını önermediklerini söylediler.
Göğsümde ağrı olmaması, kalp ile ilgili bir şikayetimin olmaması, 7-8 ay önce yaptırmış olduğum efor testinin olumlu sonucu nedeniyle sonraya bırakmayı önerdiler.
Endişeli bakışımı görünce bana BT Anjiyonun ilaçsız olanını , yani Kalsiyum Skorlamayı önerdiler.
Üstünüzü çıkarıp işlemin yapılması ve giyinip çıkmanız 10 dk.
Sonuç berbattı. Söylemiyim şimdi. Tarih Ağustos.2013 sonu.
Doktor efor testi iyi olup, bir şikayetimin de olmaması ve bu testin ise bu kadar kötü çıkmasına anlam veremedi ve "Madem şikayetiniz yok, o zaman birkaç ay sonra anjiyo yapalım, vücudunuz şimdi yormayalım, ilaçla" dedi.
Ben tam bir sene sonra başka bir şüpheyle tekrar gittim hastaneye. Kullandığım kolesterol hapının, Lipitor'un, bir yan etkisiyle karşılaşmıştım, kanımda CK çok yükselmişti. İlacı keser kesmez CK normale döndü. CK kas enzimiydi ve Lipitor kullananlarda veya ağır spor yapanlarda yükselirmiş. Aynı zamanda da kalp krizi geçiriyorsanız da yükselirmiş. Gerçi CK'nın neden yükseldiği belli olmuştu, kalp krizi değildi.
Dediler ki, geçen yıl yarım kaldı, bu sefer bir BT anjiyo yapalım yine de.
Anjiyo'dan çıkıp gömleğimi iliklerken, doktor hanımın beni görmek istediğini söylediler.
Elim ayağım kesildi. Kesin bir kötü haber vardı.
Odasına gittim. Müjdeyi verdi : İki damarda ciddi daralma var. Klasik Anjiyo yapıp, detayını görmemiz gerekiyor.
Sonrasını artık yazmamayım. Özetle üç stentli bir adam oldum.
Şikayetim olmadı hiç kalbimden ama meğerse varmış ki bugün kendimi daha iyi hissediyorum.
Sanırım kendime bir konfor bölgesi seçmişim ve kalbimi hiç zorlamadan bugüne kadar mutlu mesut yaşamışım. Ama artık ayakkabımı giyerken terlemiyorum, bilenler bilir. :-)
Özetle, doktorlarımla da sonradan konuştuğumda öğrendiklerimi paylaşayım:
Ailede erken ölüm vakası varsa bu testler çok çok önemli.
Efor testi yanıltıcı sonuçlar verebiliyor.
Bunun yerini Kalsiyum Skorlama alacak inancındalar.
Çok kolay ve insan hayatı için ucuz bir test : Kendiniz ödemek isterseniz 300 TL
Sıfır çıkarsa turp gibisiniz.
Sıfırdan farklı çıkarsa, kalp damarlarınızda kalsiyum birikintisi var demektir.
Küçüğü büyüğü önemli değil, damarlarınız kirlenmeye başlamış demektir ve önlem alınmalıdır.
Muhtemel , (daralan damar veya pıhtı atması sebebiyle) potansiyel bir kalp krizini önceden teşhis için çok değerli bir test.
Damarlarınızda sorun varsa sorunun büyüklüğünü anlamak için sonradan klasik anjiyo şart gözüküyor ama ilk adım olmak zorunda değil.
İhmal etmemek lazım. Kalp güçlü değilse, beyin dahil, tüm organlar iyi beslenemiyor.
Kalbi ve kalp damarlarını geliştirmek için hareket şart.
Günde enaz yarım saat tempolu yürümek, yüzmek ve bisiklet yeterli. Çok da yormaya gerek yok.
Nabzımızı yükseltmeliyiz. Bu beden hareketsiz kalmaya göre yaratılmamış.
Yavaş akan dere pislik tutar. Damarlardan da kanımızı hızlı akıtalım.
Çocuklarımıza örnek olalım. Hareket etsinler. Bilgisayar, iPad başında saatlerce oturmasınlar, damarlarını ve kalplerini geliştirebilecekleri alışkanlıklar kazandırın onlara.
Lütfen...
Ve anladım ki çoğu insan kalp krizi geçirme endişesi duyuyor.
Ve hatta bir çoğu bu endişeyi gidermeye çalışmayıp, erteliyerek kendini kendinden saklıyor.
İnanın benim de onlardan farkım yoktu, erteledim ve sonunda çok şükür, geç olmadan farkedildim.
Bana şu sorular souluyor :
Nasıl oldu da kalp damarlarında daralma olduğu anlaşıldı?
Rutin kontrollerle mi anlaşıldı?
Bir şikayetin oldu da mı doktora gittin?
Anlattıklarımı toparlayayım, çok detaya girmeden.
Ben yaklaşık 10 yıldır düzenli olarak check-up yaptırıyorum.
Çünkü rahmetli babam 1972'de 45 yaşında Miyokard Enfarktüsü geçirerek vefat etti.
Yani bildiğiniz Kalp Krizi.
Kalbin bir bölümünün, yetersiz kan akışı nedeniyle kalıcı hasar görüp ölmesi.
Ailede genç yaşta ölüm varsa çocuklar risk grubundadır.
Ben de düzenli kontrollerimi aksatmadım.
Hepsinde EKG normal,
Tansiyon yüksek seviyede,
Kötü kolesterol kötü seviyede,
İyi kolesterol kötü seviyede
Tabi risk grubunda olduğum için bunların normal kabul edilen sınırları benim için daha farklı.
Tansiyon ilacıyla 2012'ye kadar geldik.
Kardiyolojide detaylı muayeneler önerildi ara sıra.
EKG
Efor Testi
ECO
Ritm Holter'i
Tansiyon Holter'i
Hepsinden iyi geçtim.
Enson 2013 Ocak ayındaki full kardio testlerinden de sağlam çıktım ve doktor aynen şöyle dedi:
Tüm tetkikler çok güzel. Çok da gençsin. İlaç da vermiyorum kolesterol için. Sadece YÜRÜ dedi.
Hep aynı şey söylendi. İlaca gerek yok, gençsin, diyet yap, kilo ver, hareket et. Tüm bu parametreler, HAREKETSİZLİKTEN.
Yaptım mı? Eh...
2013 Temmuz sonunda kalpde değil ama beyinde problem yaşadım, bilenler bilir.
Beyin felçinin diğer adının beyin enfarktüsü olduğunu da belirteyim bu arada.
Beynin bir bölümünün yetersiz kan akışı nedeniyle oksijensiz kalıp, kalıcı hasar görüp ölmesi.
Tedavim başladığında doktorlarımdan biri kalbimi de kontrol ettirmemin iyi olacağını söylemişti. Sebebi, damar sisteminin bir bütün olması, beyinde yaşanan bir damar sorununun vücudun başka yerlerinde de olabileceğini, babamın genç vefatının kalp krizinden olması.
Bu nedenlerle bir BT (Bilgisayarlı Tomografi ) Anjiyo yaptırmamı önerdi ve elinde bulunsun dedi.
Mantıklı geldi.
Bu öneriyi check-up'ların birinde de bir doktor yapmıştı ve ihmal etmiştim, yaptırmamıştım. Oysa çok basitmiş.
BT Anjiyo yaptırmaya gittiğimde, kısa süre önce beyin damarlarıma da BT Anjiyo yapıldığını, koldan verilen ilacın böbrekleri yorduğunu, üstüste yapılmasını önermediklerini söylediler.
Göğsümde ağrı olmaması, kalp ile ilgili bir şikayetimin olmaması, 7-8 ay önce yaptırmış olduğum efor testinin olumlu sonucu nedeniyle sonraya bırakmayı önerdiler.
Endişeli bakışımı görünce bana BT Anjiyonun ilaçsız olanını , yani Kalsiyum Skorlamayı önerdiler.
Üstünüzü çıkarıp işlemin yapılması ve giyinip çıkmanız 10 dk.
Sonuç berbattı. Söylemiyim şimdi. Tarih Ağustos.2013 sonu.
Doktor efor testi iyi olup, bir şikayetimin de olmaması ve bu testin ise bu kadar kötü çıkmasına anlam veremedi ve "Madem şikayetiniz yok, o zaman birkaç ay sonra anjiyo yapalım, vücudunuz şimdi yormayalım, ilaçla" dedi.
Ben tam bir sene sonra başka bir şüpheyle tekrar gittim hastaneye. Kullandığım kolesterol hapının, Lipitor'un, bir yan etkisiyle karşılaşmıştım, kanımda CK çok yükselmişti. İlacı keser kesmez CK normale döndü. CK kas enzimiydi ve Lipitor kullananlarda veya ağır spor yapanlarda yükselirmiş. Aynı zamanda da kalp krizi geçiriyorsanız da yükselirmiş. Gerçi CK'nın neden yükseldiği belli olmuştu, kalp krizi değildi.
Dediler ki, geçen yıl yarım kaldı, bu sefer bir BT anjiyo yapalım yine de.
Anjiyo'dan çıkıp gömleğimi iliklerken, doktor hanımın beni görmek istediğini söylediler.
Elim ayağım kesildi. Kesin bir kötü haber vardı.
Odasına gittim. Müjdeyi verdi : İki damarda ciddi daralma var. Klasik Anjiyo yapıp, detayını görmemiz gerekiyor.
Sonrasını artık yazmamayım. Özetle üç stentli bir adam oldum.
Şikayetim olmadı hiç kalbimden ama meğerse varmış ki bugün kendimi daha iyi hissediyorum.
Sanırım kendime bir konfor bölgesi seçmişim ve kalbimi hiç zorlamadan bugüne kadar mutlu mesut yaşamışım. Ama artık ayakkabımı giyerken terlemiyorum, bilenler bilir. :-)
Özetle, doktorlarımla da sonradan konuştuğumda öğrendiklerimi paylaşayım:
Ailede erken ölüm vakası varsa bu testler çok çok önemli.
Efor testi yanıltıcı sonuçlar verebiliyor.
Bunun yerini Kalsiyum Skorlama alacak inancındalar.
Çok kolay ve insan hayatı için ucuz bir test : Kendiniz ödemek isterseniz 300 TL
Sıfır çıkarsa turp gibisiniz.
Sıfırdan farklı çıkarsa, kalp damarlarınızda kalsiyum birikintisi var demektir.
Küçüğü büyüğü önemli değil, damarlarınız kirlenmeye başlamış demektir ve önlem alınmalıdır.
Muhtemel , (daralan damar veya pıhtı atması sebebiyle) potansiyel bir kalp krizini önceden teşhis için çok değerli bir test.
Damarlarınızda sorun varsa sorunun büyüklüğünü anlamak için sonradan klasik anjiyo şart gözüküyor ama ilk adım olmak zorunda değil.
İhmal etmemek lazım. Kalp güçlü değilse, beyin dahil, tüm organlar iyi beslenemiyor.
Kalbi ve kalp damarlarını geliştirmek için hareket şart.
Günde enaz yarım saat tempolu yürümek, yüzmek ve bisiklet yeterli. Çok da yormaya gerek yok.
Nabzımızı yükseltmeliyiz. Bu beden hareketsiz kalmaya göre yaratılmamış.
Yavaş akan dere pislik tutar. Damarlardan da kanımızı hızlı akıtalım.
Çocuklarımıza örnek olalım. Hareket etsinler. Bilgisayar, iPad başında saatlerce oturmasınlar, damarlarını ve kalplerini geliştirebilecekleri alışkanlıklar kazandırın onlara.
Lütfen...
Yorumlar