Annem ve ameliyat sonrası-2

Annem sağlığına yavaş yavaş kavuşurken, hastane anılarımıza bir ekleme daha yapayım.
Bu anıları şimdi gülerek anlatıyoruz birbirimize ama o anı bizimle birlikte yaşayanlar şaşkınlığımızı ve endişeli ifadelerimizi hatırlayacaklardır. Annem tanınmaz haldeydi. Zaten şakacıdır ama böyle uzun süreli ve kurgulu şakalar hiç yapmadığı için ilk cümlelerine gülüyor, sonlara doğru ağlamamak için dudaklarımı ısırıyordum.

Ameliyattan iki gün sonraydı. 
O gün yurt dışında gelen dostum, hastaneye ziyarete geldi. Ailecek görüşürüz. Annem ve o birbirlerini iyi tanırlar.

Odaya girdiğinde annem kolundaki kırığın durumunu anlamak için çekilen röntgenden az önce gelmişti. Evet, bir de kolunda taze bir kırık vardı annemin, kalçasını kırdığında.

- "Merhaba Şenol teyze, geçmiş olsun. Iyi görünüyorsun. Nasılsın?" dedi misafirimiz.

Annem şaşkın bir ifadeyle bana baktı ve gülerek "Haydaaaa, bana Şenol teyze diyor yahu" dedi.

- "Sen kimsin ki anne, ne demeliydi" dedim şaka yaptığını düşünerek, şaka yollu sordum. 

Anneme hayatı boyunca telefonda, banka kuyruklarında vs ilk önce hep 'Şenol Bey' diye hitab ederlerdi ve o hep 'erkeğe benzer yanım mı var' diyerek üzülürdü.

- "Amca desin, ne diyecek. Ben bir askerim, askerden şimdi geldim, görmüyor mu?" dedi. 
Ciddiydi. Şaka yapmıyordu. 

- "Askerliğini yaptın mı sen?" diye sordu bana. 

- "Evet" dedim. Şaşkındım. Neler oluyor anlamıyordum.

Kafasını çevirip, yatağın yanında duran erkek hemşireye baktı. Genç bir çocuktu. 

- "Sen yaptın mı askerliğini?" diye sordu hemşireye.

- "Hayır yapmadım henüz" dedi.

Annem bu cevaba bozulmuş bir ifadeyle , kafasını yastıktan kaldırarak, "Neden?" diye kükredi adeta. Ben bile karşımda kara kuvvetleri komutanı falan var sandım bir an.

- "Ben daha okuyorum" dedi çocukcağız. Hepimiz ciddiye alıyorduk annemi. Artık hepimiz annemin senaryosunda oynuyorduk. 

- "Haaaaaaa tamam o zaman. Okulunu bitirince hemen yap askerliğini" dedi annem. 
Rahatlamıştı, huzur içince kafasını yastığa indirdi. 

- "Ülkenin durumu iyi değil. Az önce askerlerimiz hücuma geçtiler. Bakın bakın nasıl saldırıyorlar" dedi ve duvardaki televizyonu gösterdi....

Televizyonda bir belgesel vardı. 
İnsanoğlu'nun evrimini anlatıyordu. 
Hastanede kaldığımız 10 gün boyunca aynı belgesele 4 veya 5 defa raslamıştım. 
Eliyle gösterdiği sırada, maymun benzeri eski insanlar uçsuz bucaksız çorak Afrika arazisinde sürüler halinde koşuyorlardı.
Annemin ordusu....

Uyuyunca düzeliyordu, değişiyordu, başkalaşıyordu. 😋


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tiroid'deki nodülüm neden ufaldı

LevenD mi doğru LevenT mi tartışmasına son veriyorum.

Geçmişle barışmak