Sabah mahmurluğu

Bugün eve dönerken, blog'uma yazacağım hikayemi aklımdan geçiriyordum. Eve girmeden önce mini marketimize uğrayıp yarın ki temizlik için son alışverişlerimi yapayım dedim. Markete girince boş olduğunu, karadenizli bakkal abinin de kasada oturmuş birşeyler hesapladığını gördüm. Her zaman birşey almasam da mutlaka selamlaşırız kendisiyle. Bu sefer benim içeri girdiğimi farketmedi. Büyük bir gürültüyle bağırdım:

- "Gü-nay-dıııııın"

Bana baktı ve bakmasıyla gülme krizine girmesi bir oldu. Ama ne gülme. Gözlerinden bir anda yaş boşaldı. Ortada o kadar da gülecek birşey yoktu ama günün yorgunluğu çıkıyor diye düşündüm, dokanmadım. Hani evet olmadık zamanda beklemediği bir laf ettim ama o kadar.

Alacaklarımı aldım, kasaya geldim. O hala gülüyor ve "Allah iyiluğunu versun" diyor ha bire.

- "Borcum ne kadar?"
- "11 lira 75 kuruş".

Cebimde bozuk para olmadığından iki 10 lira uzattım.


O hala gülüyor kendi kendine. Bir yandan da göz yaşlarını siliyor. Verdi paranın üstünü. Normalde para üstünü kontrol etmem. Ama elimde bir 20'lik, bir 10'luk ve biraz da bozuk para görünce bakakaldım. Bakkal abiye kaç para verdim ki bana bunları verdi diye düşünürken elini uzattı ve "Şu 20'luğu ve 10'luğu geri alayum" dedi ve aldı elimden. Gülmesi şiddetini yitirdi ama hala gülüyor adam.

- "Ne oldu abi şimdi, ben ne verdim sen kaç aldın bana ne kaldı? Kafam karıştı benim" dedim.

Hala gülüyor.

- "Sen cünaydın deyunce ben de uyanamadum sandum, hesap hatasu yaptum"

Allah senun da iyiluğunu versun bakkal abi.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tiroid'deki nodülüm neden ufaldı

LevenD mi doğru LevenT mi tartışmasına son veriyorum.

Geçmişle barışmak