Sedef Saplı Bıçak

 


Gözlerimi kapatmış raylardan gelen tıkırtılar eşliğinde raks eden düşüncelerimle cam kenarına oturmuş,  beşik gibi salınıyordum. Ne telaştı öyle. Ne koşuşturma, ne yorgunluk. Nurlar içinde uyusun . Ailemizin ve hatta köyümüzün en yaşlısıydı nenem. Onun vefatı, bir devrin kapanışıdır. Artık Köyün Nenesi unvanı komşu Hayriye teyzeye geçti. Çocukluk arkadaşıymışlar.  O yattıkça Allah Hayriye teyzeye ömür versin.

Bir sarsıntıyla gözlerimi açtım. Muhtemelen bir virajı dönmüştük Ve Karşımda onu gördüm. Elinde peçeteye sarılı ince uzun bir şey tutuyordu. gözlerini dikmiş sert sert bana bakıyor. tovbeeee dedim, bu ta kendisi, rahmetli nenem... rahmet etmemiş gibi karşımda. Ne denir ki şimdi... tövbe tövbe.. 

"beni diri diri gömdün", dedi nenem.

"yok nenem ölmüştün sen"

"ölmüşe benzer bir halim mi var, körolasıca"

Haklı ama bu yaşadığım da çok saçma. Vallahi öldüydü.

Usulca peçeteyi açtı. Itinayla içinden Sedef saplı bıçak çıkardı. Vasiyeti vardı, o bıçakla mezara yatırmıştık. Vallaha da çıkmış gelmiş.  Bıçağın ağzını Parmağının ucuna batırır gibi yaptı.  

"Keskin" dedi. 

Salak gibi bakıyordum. Birden bıçağı ittirdi. Aaaa bıçak girdi etine ama hiç kan çıkmadı. " ee ölü bu" dedim. Sonra sert bakışlarını bana çevirdi. 

"Bunu münasip bi tarafına sokucam. Karşı koyma sakın " dedi. 

Yerinde az bir kıpırdadı, ayağa kalkamadı ama bana doğru Uzandı . Bıçağı göğsüme dayadı. Kıpırdayamıyordum. Tren birden hızlandı ve bıçak aniden sırtıma kadar tok bir ağrıyla girdi. Demek o ölü ben diriyim.

Birden gözlerim açıIdı. Karşı sıranın tepe rafına koyduğum eŞyaLar ortalığa saçılmış,. Şemsiyenin ucu da göğsüme çarpmiş, kan lekesi gibi iz bırakmış, ucundaki mezarlık çamuru.

Sahi niye o bıçakla gömülmek istedi ki.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tiroid'deki nodülüm neden ufaldı

LevenD mi doğru LevenT mi tartışmasına son veriyorum.

Geçmişle barışmak