Tuzda Balık



Bir varmış, bir yokmuş, evvel zamanda bir padişah ile bunun üç kızı varmış.

Bir gün bu padişah kızlarını başına toplamış, beni ne kadar seversiniz? demiş. En büyük kız dünyalar kadar, ortanca kızı kucak kadar, küçük kızı da tuz kadar severim demiş. Padişah küçük kızın cevabına çok sinirlenmiş, insan tuz kadar sevilir mi demiş, ardından küçük kızını cellada teslim etmiş.

Cellat, kızı kesmek için dağa götürmüş. Kız cellada yalvarmış, sen de babasın, bana kıyma demiş. Cellat, kızın yalvarmalarına dayanamamış, onun yerine bir hayvan kesmiş, kızın gömleğini kesilen hayvanın kanına bulayıp padişaha getirmiş.

Küçük kız yollara düşmüş. Az gitmiş, uz gitmiş, bir köye ulaşmış. Orada köyün zenginlerinden birine kul köle olmuş, büyümüş, çok güzel bir kız olmuş. Güzelliği ilden ile, dilden dile yayılmış, kısmet bu ya bir başka padişahın oğluyla evlenmiş. Aradan bir hayli zaman geçmiş, başından geçenleri kocasına anlatmış, "babamları yemeğe çağıralım" demiş. Kocası da olur ama o bir padişah , iyi hazırlanmak lazım demiş.

Gereken hazırlıklar yapılmış, babasına en sevdiği tuzda balık pişirecekmiş. Padişah babası ziyafete çağrılmış. Kızın padişah babası söylenen günde avanesiyle birlikte ziyafete gelmiş. Padişah ve beraberindekiler sofraya oturduğunda yemekler sırayla gelmeye başlamış. Ama kız, aşçısına bütün yemeklerin tuzsuz olmasını tembih etmiş. Tuzda balığı soran aşçı, onu da alçıda yap demiş. Padişah hangi yemeğe saldırdıysa eli geri gitmiş, yemeklerin hiçbirini yiyememiş. En son tuzda balık gelince padişah o açlıkla saldırmış ama tuz sandığı alçıyı kıramamış. Birisi bunu kırsın diye kükremiş.

O sırada küçük kızı padişahın sofrasından ayağa fırlamış. "Padişahım, duyduğuma göre sen küçük kızını seni tuz kadar seviyormuş dediği için öldürtmüşsün demiş. Padişahın söz söylemesine fırsat vermeden işte o küçük kız benim demiş ve bütün yemekleri tuzsuz yaptırdım ki kıymetimi anlayasın diye, tuzda balığı da alçıdan yaptırdım, tuzu kırabilirsin ama alçıyı asla" diye sözlerine eklemiş. Padişah yaptığından utanarak alçıda balığı tuttuğu gibi kaldırmış, yere fırlatmış. Kırılan alçının içinden çiğ balık fırlamış dışarı. Küçük kızının boynuna sarılarak, hadi gel balığı tuzda pişirelim beraber demiş.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tiroid'deki nodülüm neden ufaldı

LevenD mi doğru LevenT mi tartışmasına son veriyorum.

Geçmişle barışmak